Haberler

66=13

1.90.3-BTHX7KRSX5QOC3OH3VQIG66KVA.0.1-4

Bu medya olduktan sonra kurbağa olduğumuza bile ikna olabiliriz.

Başka yere bakmanın gereği yok!

Barzani’nin haber sitesi olan rudaw.net, istenilen sayıları net olarak vermiş.

İstanbul Ekonomi Araştırma şirketi, 26 ilde 1866 deneğe, kendilerini etnik olarak nasıl tanımladıklarını sormuş. Araştırmanın yapılışı, 1-6 Kasım 2024 tarihleri arasında…

Bu araştırmaya göre deneklerin:

  • Yüzde 77’si kendini Türk,
  • Yüzde 15,1’si Kürt,
  • Yüzde 1,7’si Zaza,
  • Binde 52’si Çerkes,
  • Binde 40’ı da Arap olarak beyan etmiş.


Kürtçü site, yapılan bu araştırmadan şöyle bir sonuç çıkarmış:


Bu sonuçlara göre, 2024’te Türkiye’de yaşayan yaklaşık 86 milyon Türk vatandaşının 66 milyonu kendini Türk, 13 milyonu Kürt, 1,5 milyonu Zaza, 450 bini Çerkes, 350 bini Arap olarak tanımlıyor. Diğer beyanlar daha az çıkmış.

Şimdi bu bilgileri bir kenara koyarak Sosyalist Enternasyonal’in İstanbul toplantısına gidelim.

Bildiğiniz gibi Sosyalist Enternasyonal’de Türkiye’den iki parti temsil ediliyor; CHP ile DEM Parti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ev sahibi olarak yaptığı konuşmada Küresel kapitalizmin taleplerini ilerici, devrimci talepler olarak savundu.

Dem Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da toplantıda Abdullah Öcalan’ın bir mesajını paylaştı.

Öcalan, gönderdiği mesajında “Kürtler başta olmak üzere Türkiye’de yaşayan bütün farklı halkların ve inançların eşit yurttaşlık temelinde haklara sahip olmasını” istemiş.

Adamın içine Netenyahu kaçmış, kaldığı adadan Türkiye’de yaşayan tüm etnik ve mezheplere eşit yurttaşlık temelinde haklar istiyor.

İsteyen sadece Dem Parti, Öcalan mı?

TBMM’de başta CHP olmak üzere birçok parti yetkilisinin dilinden eşit yurttaşlık hiç eksik olmuyor.

Cumhuriyet, anayasal ve hukuksal olarak tüm yurttaşları eşitlemişti ama onlar siyonizmin talepleri doğrultusunda her etnik grubun, mezhebin adını anayasa metnine geçirmek istedikleri için “Yeni Anayasa” diye çırpınıp duruyorlar.

İyi de Lübnan, Irak anayasaya her etnik grubun, mezhebin adını anayasaya yazdılar da başları göğe mi erdi?

Birbirlerini yiyip duruyorlar.

Şimdi aynı gündemle Suriye uğraşıp duruyor.

Şimdi biz, hesabımıza geri dönerek “Ortaya konulan sayısal değerler eşit midir?” sorusunu soralım.

66 milyon= 13 milyon= 1,5 milyon= 450 bin= 350 bin

Hangi matematikçi, böyle bir formülün doğru olduğunu Türk toplumuna kabul ettirebilir?

Kimse kabul ettiremez.

Olsa olsa bu hesabın altından açılım sözcüsü, Devlet Bahçeli kalkar.

Hazret bir zamanlar “Filan sayıyla, fişmekan sayıyı toplayıp çıkan sonucu üçle çarparsak 1453’ü elde ederiz. Bu da bizim önümüzdeki seçimde iktidara geleceğimizi apaçık gösterir.” mealinden konuşmalar yaparak siyasete yeni bir boyut katıyordu. Öcalan’ın dostu, Ahmet Türk’ün kankası Bahçeli, yine yukarıdaki sayıları toplayıp çıkararak, çarparak bir şeyler bularak toplumu ikna edebilir.

Böylece adını Cahit Arf’tan sonra matematik dünyasına altın harflerle yazdırabilir.

Hatta 10 lira üstündeki Cahit Arf’in resmini kaldırtıp kendi resmini de koydurabilir.

Olmaz mı?

Olabilir!

Burası Türkiye…

66’’nın 13’e eşit olduğunu kabul eden Meclis, güle oynaya Bahçeli’nin bu önerisini de kabul eder.

Yazar hakkında

Sumru Marmara

Yorum bırak

30  ⁄  3  =  

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.