Binlerce yıl önce İsrailoğullarının başına; kıtlık, salgın hastalık, bir başka kavmin saldırısı, deprem, ahlaki çöküntü, kargaşa, yangın gibi felaketler geldiğinde iki tane sağlıklı erkek keçi seçtikten sonra bunlardan birini kurayla günah keçisi olarak tayin ederlermiş.
Günah keçisinin başına gelenleri, Tevrat’ın Levniler bölümünden okuyalım:
Harun, iki elini canlı tekenin başına koyacak ve İsrailoğullarının bütün suçlarını, isyanlarını ve günahlarını onun üzerinde itiraf edecek ve bunları tekenin başına koyacak; teke, görevli bir adam aracılığıyla çöle gönderilecek. Böylece teke, bütün suçlarını erişilmez bir yere taşıyacak. Azezel için tekeyi gönderen, giysilerini yıkayacak ve vücudunu suda yıkayacak; sonra ordugaha geri dönebilecek.
Seçilen iki keçiden biri olan günahsız şanslı olan keçiyi ne ne yaptılar dersiniz?
Onun da kaderi; şanslı, günahsız keçi olarak Rab’be kurban edilmek.
Yıllar geçti, asırlar geçti.
Dünyada olmaz, olamaz denilen birçok şey gerçekleşti.
Gerçekleşti ama bazı insanlarda bir takım inanışlar ve alışkanlıklar hiç değişmedi.
Tevrat’a iman eden bir toplum olarak, onun geleneklerini olduğu gibi yaşatanlar var.
Kartalkaya’daki yangın felaketinde ölen 78 vatandaşımızın suçlusu olarak Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, iktidar ve çevresi tarafından günah keçisi olarak ilan edildi.
İktidar yanlısı tüm gazeteler ve televizyonlardaki konuşmacılar, parmaklarıyla Tanju Özcan’ı günah keçisi olarak gösteriyorlar.
O zaman geçmişte günah keçisine ne yapıldıysa Tanju Özcan’a da o yapılsın!
Tevrat’ın peygamberi olan Harun’un yerine onun görevini üstlenebilecek çok önemli bir şahıs, Tanju Özcan’ın boynuna bir yular bağladıktan ve de Grand Otel Yangının tüm suçlarını ona yükledikten sonra, çöle sürsün, götürsün.
Ama Türkiye’de çölü nerede bulacağız?
Türkiye’de çöl yok ki.
Antalya Konyaaltı Plajı’na da götürecek halimiz yok!
O zaman çöl yerine Tanju Özcan, bu kış vakti Ilgaz Ormanlarının göbeğine bırakılsın.
Bırakılsın da, orada ıssızlığın ortasında, kar tipi içinde, – 20’lerde, işlediği suçların vebali olarak donarak ölsün!
Kurda kuşa yem olarak bari onlara bir faydası olsun!
Aynı zamanda biz de “ırkçı, faşist, Suriyeli düşmanı” bir belediye başkanından kurtulmuş ve işlediğimiz tüm günahlarımızdan arınmış kullar olarak bir bebek masumiyetine kavuşmuş oluruz.
