Haberler

Alın size bilim! Alın size üniversite!

Üniversitelerimiz, doğru yolda emin adımlarla ilerliyorlar.

Büyük önderimiz Recep Tayyip Erdoğan, çok büyük bir başarıyla 2023 hedeflerini gerçekleştirdikten sonra milletimizin önüne yeni bir hedef koydu.

Bazı şom ağızlılar,”Biz 2023 hedeflerinde hayat pahalılığından, zamdan başka bir şey görmedik.” gibi bozguncu laflarla dış mihraklara hizmet eden tavırlar içine girseler de Başkanımız bunlara pirim vermeden yoluna devam ediyor.

Biliyorsunuz hedefsiz kalan bir milletin hayat damarları kopar, yaşayamaz.

İşte bunu bilen liderimiz, önümüze yeni bir hedef koydu.

Türkiye Yüzyılı…

Yeni hedefi, yaptığı toplantıda açıklayan Başkanımız, “Bu hedefin içini siz doldurun.” diyerek topu milletin kucağına attı.

Millet, bu hedefin içini nasıl doldursun?

Dolma değil ki, biraz pirinç, biraz soğan, biraz kıyma koysun, olsun bitsin.

Vatandaş bilmez ama bilim çevreleri bilir.

Bilim insanları, ‘Bu hedefin içini nasıl doldurabiliriz?’ başlıklı beyin fırtınaları yarattılar. Günlerce, gecelerce kafa patlattılar ve sonuçta bir karara vardılar.

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi (AİÇÜ) ile İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde Nuh’un Gemisi’ninkalıntılarını bulmaya karar verdiler.

Çok doğru bir karar almışlar.

Üniversitelerimizi attıkları bu doğru adımdan dolayı kutlarım.

Bu kutsal görevi gerçekleştirmek için jeofizik, kimya, jeoarkeoloji araştırmalarında uzman akademisyenler, dağda buldukları numuneleri İTÜ laboratuvarlarında incelemeye başlamışlar.

Hadi hayırlısı…

Büyük Başkanımız, bize Karadeniz’de doğalgaz bulunduğunun haberini verdi.

Büyük Başkanımız, bize Güneydoğu’da petrol yataklarının bulunduğu müjdesini verdi.

Büyük Başkanımız, emekçilere asgari ücretin 8.506 lira olduğunun müjdesini verdi.

Şimdi de Büyük Başkanımız, Nuh’un gemisinin kalıntılarının bulunduğu haberini tüm dünyaya duyuracak ve biz de sevinçten göklere uçacağız.

AİÇÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Faruk Kaya, Ağrı Dağı’nın Nuh’un Gemisi’ne ev sahipliği yaptığını ifade etti ve uzmanlar, Telçeker, Üzengülü köyleri arasındaki doğal yapıyı incelemeye başladılar.

İşte bilim adamlarımızın Nuh’un Gemisi’ni araştırdıkları alan. Ne kadar da gemiye benziyor değil mi?

Sanki gemi karaya oturmuş, toprakta izi çıkmış gibi…

Aşk olsun size hocalarımız!

Bu çalışmayla çok yakında geminin dümenini de bulacağınızdan adım gibi eminim.

Bulacağınız dümeni bizim politikacılara hediye ederseniz kim bilir nasıl dümen çevirirler.

Rektör yardımcısı hocamız, araştırmalar sonunda gemiyi bulup bunu inanç turizminin hizmetine sunacaklarını söylemiş.

Doğru yoldasınız Hocam!

Nuh’un gemisinden sonra Akdeniz Bölgesi’nde Yedi Uyurların Mağarası’nı, Urfa’da Hz. İbrahim’in Evini, İstanbul’da Çemberlitaş’ın altında Hazreti İsa’nın sırtında taşıdığı haçını, kutsal kasesini araştırıp bulun ve Başkanımızın ilan ettiği Türkiye Yüzyılı’nın içini bir güzel doldurun.

Bu çalışmalara yurdumuzun çok değerli, diğer üniversitelerini de katın ki hedeflerimize milletçe bir an önce varalım ve Almanya’yı hasetten çatlatalım.

Ben böyle çalakalem yazımı yazarken şeytan gelip musallat oldu ve dürtükleyerek bazı sorular sordu.

Neymiş efendim!

Yeryüzündeki bütün hayvanlardan ikişer adet yerleştirilen Nuh’un Gemisi’nin büyüklüğü ne kadardı?

Nuh’un Gemisi hangi madde ile yapılmıştı?

Daha birçok sorular, sorular…

Şeytan dürttü bir kere, durur muyum? Başladım araştırmaya…

Karşıma elle çizilmiş resimler çıktı.

Ressam hayal gücünü iyi kullanmış ve bize ormanlar içinde görkemli bir gemi resmi çizmiş.

O kadar büyük bir gemi için dünyanın ağacını kullanmışlar.

Geminin yapımında çalışan insanlar geminin büyüklüğü karşısında pire gibi kalmışlar.

Konu din olunca Kur’an-ı Kerim’e baktım. Bir teknik detay bulamadım.

Kur’an’da bulamayınca İncil’e baktım. Onda da yok!

‘Hay Allah! Nerede bulabilirim?’ diye deren derin düşünürken aklıma Tevrat geldi.

Tevrat’ta aradığım bilgilerin tümünü buldum.

Efendim, Nuh’un Gemisi selvi ağacından yapılmış.

Geminin uzunluğu 300 arşın (yaklaşık 135 metre),

genişliği 50 arşın (22,5 metre),

yüksekliği 30 arşın (13,5 metre) imiş.

Tevrat’ı okuyunca büyük bir hayal kırıklığına uğradım.

Tevrat’ın Rabbi, yalan söylemez diye düşünüyorum.

Demek ki gerçeği bu kadarmış.

Gemi diye karşıma çıka çıka küçük bir kuru yük gemisi çıktı.

Büyük Başkanımızın dediği gibi “Gemicik”…

Bu gemi, değil yeryüzündeki her hayvandan ikişer tane almayı, küçük bir ilçedeki hayvanlardan bir tane alsan bu gemiye sığmaz.

İçime bir kurt daha düştü.

Değişik maddelerin doğada yok olma sürelerini araştırdım ve doğal olanlarını seçtim.

Yün: 1- 2 yıl

Yün çorap: 4 yıl

İp parçaları: 3 ay- 14 ay

Pamuklu kumaş: 1- 5 ay

Bez parçası: 6 ay

Tahta parçaları: 15 yıl

Boyalı tahta: 13 yıl

Nuh’un Gemisi tahtadan yapıldığına göre doğanın içinde bir insan ömrü kadar bir zaman içinde yok olup gitmiş.

Nuh tufanı, binlerce yıl önce gerçekleştiğine göre bu güne kadar tahta kalır mı?

Kalmaz!

Benim öğrendiğim bu basit bilgiyi, koskoca İstanbul Teknik Üniversitesi’nin anlı şanlı profesörleri bilmezler mi?

Çok daha fazlasını bilirler.

O zaman bu adamlar neyin peşindeler?

Benim bildiğim Nuh’un Gemisi konusu, Diyanet’in işi.

Nuh’un Gemisi’ni Diyanet İşleri değil de niye İstanbul Teknik Üniversitesi arıyor?

Hay Allah! İçime bir şüphe düştü.

Durmadan beynimi kemiriyor.

Din kitaplarıyla bilim arasında gidip geliyorum.

Hangisine inansam acaba?

Ağrı Dağı’nda gemiye ait tahta parçası arayan koskoca üniversitelere inanmak istiyorum.

Diğer yandan tahtanın yok olma süresini bildiğimden dolayı da üniversitelere olan güvenim kayboluyor.

Ne yapacağımı bilemiyorum.

Her konuda bizleri aydınlatan, bize doğru yolu gösteren Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, şu gemi olayı hakkında da konuşup bizleri bir güzel aydınlatsa ne güzel olur.

Yoksa içimdeki şeytan dürtüklemeleriyle, aklıma taktığı saçma sapan sorularıyla beni doğru yoldan çevirip laik, çağdaş, bilim çıkmazlarına sokacak.

Neredesin Sayın Erbaş!

Neredesin Cübbeli Ahmet’im

Neredesin şeyhim, şıhım?

Neredesin?

Koşun yetişin!

Beni ikna edin!

Yoksa imanım, Nuh’un Gemisi’nin tahta parçası gibi yok olup gidecek!

Beni bu açmazdan bir an önce kurtarın!

Yazar hakkında

Candan Yılmaz

Yorum bırak

59  −  58  =  

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.